TRAFİK ÇİLESİNİN İLK DÜĞMESİ: İMAR YOĞUNLUĞU VE ULAŞIM
Zaman ilerledikçe trafikten kaynaklı şikayet ve sitemlerimiz daha da artmaktadır.
Her geçen gün, yaşadığımız şehirde nüfus artarken trafiğe çıkan araç sayısında da artış olmaktadır. Tek başına sebep/sonuç mu?
Projeksiyon nüfusu, kentsel fonksiyonların mekansal dağılımı ve tüm bu unsurları birleştiren ulaşım hiyerarşisi, İmar Planlarında genel belirleyici 3 temel unsurdur.
İmar Planlarında nüfus yoğunluğunu belirleyen; emsal inşaat alanı, Yençok, TAKS, KAKS, Brüt İnşaat alanı gibi tanım ve teknik detaylarla asıl noktadan uzaklaşmak istemiyorum. Elbette çok önemli teknik detaylar. Sorun yaşayan nüfusun kentsel yaşam alanlarına hızlı ve etkin şekilde erişiminin sağlanamaması ile ilgili.
Konuyu biraz daha sadeleştirmek adına örnekleme ile açıklamaya çalışacağım.
400 m ² bir arsanız var; TAKS 0,30, KAKS 0,90 ve 3 kata imarlı. Taban alanı 120 m ² toplam 360 m ² u olmak üzere 3 kat bina yapılabilir demektir.
İmar planları; kentin tüm paydaşların görüşü alınarak yapılan çalışmalar sonucunda sosyo, ekonomik, teknik unsurları da dikkate alarak kentin sağlıklı bir şekilde gelişimini hedefler.
İmar planlarında sadece konut alanlarını değil, ulaşım, yeşil alanlar, kamu hizmet alanları, sanayi, ticaret ,sağlık, eğitim, tesisleri yani bir şehirde olması gereken ve istenen tüm detayları içermekle beraber tüm bu fonksiyonları taşıt, yaya, bisiklet yolu ve raylı ulaşımın entegre olarak birbirini desteklediği yasayan bir organizma gibidir.
Şehirlerin gelişme durumları ve potansiyeline göre TAKS, KAKS ve kat sayısında artışları, kenti ve bölge trafiğini etkileyen ticari veya çok amaçlı fonksiyonlar içeren rezidans, merkezi iş/alışveriş alanlarının revizyon veya plan tadilatlarıyla “Ulaşım etki analizinin” yeterince ciddiye alınmadan bu çalışmaların yapıldığı aşikardır. Noktasal vizyon içerikli büyük projelerde ulaşım etki yapılmadan, yapılan plan değişiklileri sonucu ulaşım durma noktasına gelmekte ve uzun süreli tıkanmalara sebebiyet vermektedir. Yine noktasal bazlı vizyon rezidans projelerinin trafik sirkülasyonuna getirdiği yük ve otopark ihtiyacı parsel bünyesinde çözmeden inşaa edilmesi sağlıklı kentleşme adına kabul edilemez.
Bu artışı konut alanları özelinde de örneklersek; Plan revizyonu ile emsal 0,90 olan konut alanının yapı yoğunluğu emsal 1,50 ye çıkarılması durumunda kat sayısı 5’e çıkabilmekte daha önce 3 ailenin ve 3 aracın olacağı parselde 5 aile ve 5 araç bulunabileceği anlamına gelmektedir. Yani nüfus arttıkça araç sayısı artacağından daha geniş yollara ve daha fazla otoparka ihtiyaç olacağı da objektif bir gerçektir.
Bir başka anlatımla zayıf bir insanın kilo aldıkça nasıl ki hücreleri beslemek adına damarlar genişleyip ayrıca yeni kılcal damarlar meydana geliyorsa şehrin nüfusu arttığı zamanda ana ulaşım aksları genişlemeli toplu taşma özellikle Taşıt-Yaya-Raylı varsa deniz ulaşımı arasında entegrasyon sağlanması şarttır.
Eğer artan nüfusa göre ulaşım sisteminin güçlendirilmesi ve kentsel donatı alanlarının arttırılması halinde sorun olmayacaktır. Şimdi şöyle dendiğini duyar gibi oldum “zaten öyle yapılıyordur”, maalesef 15 metre olan genişlik 12 metreye düşüldüğü gibi bazı caddelerde yapı/nüfus yoğunluğu dikkate alınmaksızın planlandığı bir gerçektir.
Tüm bu süreçlere nihayetinde yasalarla yetkilendirilen otoriteler onay verecektir. Ben şahsen lisans eğitimim İktisat olan biri olarak bu yazıyı yazarken bile, bu konularda çok yetkin olmam mümkün değil. Ankara Üniversitesi Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Yüksek Lisans Mezuniyetim ve sonrası SPL Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanı olmama rağmen işin uzmanından bu yazı için bile teknik bir istişare de bulundum. Burada demek istediğim anlaşılmıştır kanaatindeyim.
“Kentte yaşayan paydaş insanlar” olarak kentin yaşam alanlarına erişimi sağlayacak farklı ulaşım ve taşıma sitemlerinin entegrasyonunu sağlandığı bir şehirde yaşamak en temel hakkımızdır.
Şimdi soruyorum; yukarıda anlattığım sağlıklı kentleşme unsurlarına ait emareler: çevremizde, sokağımızda, mahallemizde, semtimizde, ilçenizde ve kentiniz de yansımalarını görüyor ve yaşıyor musunuz?
Sağlıklı güzel günler dileğiyle.