Ülkü Ocakları Tarafından,Türkmeneli Mücadelesi Anlatıldı

İstikbal Özel Haber/Fatma Aydın- “Özü Türk Sözü Türk Canım Kerkük” sözüyle Mersin Ülkü Ocakları İl Başkanlığı tarafından düzenlenen; "Kökü Mazide, Gözü İstikbal'de; Türkiye'nin Bitmeyen, Türkmeneli'nin Mücadelesi" Kerkük konulu konferansı yapıldı. Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi M.Kutluhan Yayçılı’nın konuşmacı olarak katıldığı etkinliğe; Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Serdar Aydın, Ülkü Ocakları Mersin İl Başkanı Ahmet Bebek, Ülkü Ocakları ilçe başkanları, MHP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Hüsnü Doğan, T. Kamu-Sen Mersin İl Temsilcisi Metin Ercan, T. Kamu-Sen’e bağlı sendika başkanları, Mersin Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. İlhan Ege, TV Programcısı Gazeteci-Yazar Rüştü Aydın, Ülkücü gençler ve basın mensupları katıldı.

Mersin Üniversitesi Uğur Oral Konferans Salonu’nda yapılan konferansa Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunması ile başlandı. Ardından TÜRKAV Mersin İl Başkan Yardımcısı Veli Özdemir Kur-an'ı Kerim tilaveti okudu.

BAŞKAN BEBEK: TÜRK MİLLİYETÇİLERİ TÜRKMENLERİN ÇIĞLIKLARINA SAĞIR OLMAMIŞLARDIR

Daha sonra gündemle ilgili konuşmasını Mersin Ülkü Ocakları Mersin İl Başkanı Ahmet Bebek yaptı. Başkan Bebek, İstiklal Şehitleri, 15 Temmuz Şehitleri ve Kerkük şehitlerini rahmetle andı. FETO hain kalkışmasını haşhaşilere benzetti. Hain Fetöcülerin Türkiye’ye baş kaldırdıklarını, Türkiye’yi karanlığa boğmak istediklerini hatırlatarak, “ Dün Hilal göklere yükseldiğinde, Türk milletinin kurt soluklu yiğitleri her zaman olduğu gibi 15 Temmuz'da da göğsünü siper etmişlerdir. O gece ışıkları ile Türkiye’yi aydınlatan tek yeri vardır ki; orası da, Türk Milliyetçilerinin yuvası Milliyetçi Hareket Partisi genel merkezidir.” Dedi.

Başkan Bebek, “Bugün burada bizleri bir araya getiren elim hadisenin, Kerkük katliamının 66. yıl dönemindeyiz. Coğrafyamızda kan ve gözyaşına tanıklık etmekteyiz. Bunlardan biri de Türkmeneli olmuştur. Türkmeneli’nde, Türk milletinin azınlık durumuna düşürülmesi ve akabinde Türk’ün ortadan kaldırılması için dönemin iktidarları ve etnik guruplar her fırsatı değerlendirmeye çalışmışlardır.” Diyerek tarihi süreç hakkında bilgi paylaştı.

81 DÜZCE'DEN HEMEN SONRA 82 KERKÜK, 83 MUSUL DEME HAKKININ ÖNÜNDE HİÇBİR GÜÇ DURAMAYACAKTIR

Başkan Bebek, “Dün olduğu gibi bugün de, Türk milliyetçileri Kerkük’ü unutmamış, altın köprünün, Musul'un ve nice Türkmenlerin çığlıklarına sağır olmamışlardır. Belki de Türk için, bu milletin aziz bir toprağıdır canıdır. Bu hususta Bilge Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'nin ifadeleriyle o zaman geldiğinde, şartlar oluştuğunda, tarih coğrafyaya bir daha geldiğinde, 81 Düzce'den hemen sonra 82 Kerkük, 83 Musul deme hakkının önünde hiçbir güç duramayacaktır ve amacından vazgeçmeyecek, Türkmeneli toprağı Türkiye ile bütünleşecek. Türk Birliği ülküsüne bir adım daha yaklaşacaktır.” Diyerek programa katılan davetlilere teşekkür etti.

Kadızade Limonata’nın Lansmanı Yapıldı
Kadızade Limonata’nın Lansmanı Yapıldı
İçeriği Görüntüle

TÜRKMENELİ DAVASI NAMUS BORCUDUR

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Serdar Aydın konuşmasına Kerkük Türklerine yapılan katliamları anlatarak üzüntülerini dile getirdi. O günleri bilmek ve hatırlatmak için bu tür programların yapıldığına vurgu yaptı. Başkan Aydın, MHP Kurucusu Merhum Alparslan Türkeş’in Kerkük davasının her daim hatırlanacak olan bir inanç olduğunu, MHP Genel Başkanı ve Lider Devlet Bahçeli’nin, Türkmenlerin yalnız olmadığını, davanın namus borcu olduğunu ve Türk Milliyetçileri olarak bu davayı omuzlarda taşmaya devam edecekleri sözlerine vurgu yaptı. Programı düzenleyenlere teşekkür etti.

MHP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Hüsnü Doğan selamlama konuşmasında, “Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfımızın düzenlemiş olduğu bu güzel programda sizlerle bir arada olmanın mutluluğunu yaşıyorum. 9 sene önce 15 Temmuz gecesi, kararan gecelere Işık, kararan kalpleri nur ve bu karanlık emellere su olan Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendiyi buradan anmadan onun o mübarek ellerinden öpmeyi söylemeden, buradan ayrılmak istemiyorum. Buradan selam olsun ellerinden öpüyorum.” Diyerek şehit ve gazileri hürmet ve rahmetle anarak programı düzenleyenlere teşekkür etti.

YAYÇILI: BUGÜN IRAK DEDİĞİMİZ COĞRAFYA, ANADOLU'DAN ÇOK DAHA ÖNCE TÜRKLEŞMİŞ BİR COĞRAFYADIR

Konuşmaların ardından Kerkük mezaliminin belgelerini anlatan, 14 dakikalık belgesel izlendi. Ardından Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi M.Kutluhan Yayçılı konuştu. Yayçılı, Kerkük katliamlarının kısa bir özetini anlatarak neden ve sonuçları üzerine konuşmasını sürdürdü. Yayçılı, “Irak'ta neden Türkler hedefte? Bunu bilmemiz gerekiyor. 14 dakikalık izlediğimiz belgeselde 100 yıllık kısa bir özet yapıldı. 1920'den bugüne kadar Türkmenlerin yaşadığı katliamlar soykırım girişimleri, idamlar ve yok sayma politikalarını… Kısaca gördük ama bunun bir sebebi olmalı? Irak'ta Türkler anayasaya göre kurulmuş kurucu unsurdan biri olmasına rağmen hiçbir hak ve hukukunu alamamasının bir sebebi olmalı? Bence bu sebepten başlayalım. Neden Türkmenleri, bugün bir ateş çemberi sarıyor, neden yanıyor?

Birincisi bugün Irak dediğimiz coğrafya, Anadolu'dan çok daha önce Türkleşmiş bir coğrafyadır ve bin yıllar olsun yalnızca Türk idareler tarafından yönetilmiştir. 6 tane Türk devleti kuruldu. Bugün ki Arap coğrafyasında ve son olarak da Osmanlı İmparatorluğu bölgede hakimdi. Ve tabii ki yöneticiler gene Türklerdi.

BUGÜN BİZ O MÜCADELE VERİLİRKEN ORADA BU MÜCADELEYE KATILAN DEDELERİMİZİ, TÜRKMENLERİ SAYMAK ZORUNDAYIZ

Emperyal güçler Osmanlıyı kendi aralarında bölüştürdüklerini, İngilizlerin Türkler tarafından yenilgiye uğramalarına rağmen, petrol kuyuları için büyük mücadele verdiklerini anlatan Yayçılı, “Bugün biz Teşkilat-ı Mahsusa'yı anmak zorundayız. Bugün biz bölgede şehit düşen başta Süleyman askeri olmak üzere, Osmanlı askerlerini anmak zorundayız. Bugün biz o mücadele verilirken orada bu mücadeleye katılan dedelerimizi, Türkmenleri saymak zorundayız. Bununla birlikte Tabii ki yalnızca Türkler mi teşekkür de, hayır orada bir kısım Arap aşiretleri de bizlerle birlikte hareket ettiler. Ama en büyük mücadele en büyük kayıplar Tabii ki Türkmenler tarafından verildi. Bu mücadelelerimizi İngilizler unutmadı. Bölgeden çekildiler bu çekilmenin ardından çıktı dediğimiz bölge, ihtilaflı bir bölge olarak daha sonra çözülmesi beklenen bir sorun halinde ertelendi.” bilgilerini paylaştı.

YILLAR BOYUNCA IRAK'TA ARAMIZI AÇMAYA ÇALIŞTILAR. SİZ AYNI MİLLET DEĞİLMİŞSİNİZ DEDİLER

Zaman içerisinde Türkmenelinin Anadolu’dan uzaklaştırıldığını söyleyen Yayçılı, “Burada tabii, Türkiye garantör ülke olarak kaldı. Bunları neden anlatıyoruz. Bugün Türkmeneli ile Anadolu birbirinden uzak yerler değil. Yıllar boyunca Irak'ta aramızı açmaya çalıştılar. Siz aynı millet değilmişsiniz dediler. Türkiye'de de benzer politikalar yapıldı…1918'den sonra orada yaşayan Türkmenler artık Anadolu'dan kopmuş, ve siyasi birlikteliğini kaybetmiş artık bölgede kendi kaderini tayin etmek zorunda kalmış ve yalnız bırakılmıştır.

BİZ BUGÜN TEMSİL HAKKIMIZI KULLANMAK İSTİYORUZ

Bugün biz bir siyasi mücadele veriyoruz. Hakkımızı hukukumuzu almayı talep ediyoruz. Biz oradaki diğer etniklerin haklarını alalım demiyoruz Biz mevcut anayasanın bize vermiş olduğu haklarımızı talep ediyoruz, ama bu bile birilerinin gözüne batıyor ve vermek istemiyorlar. Biz bugün temsil hakkımızı kullanmak istiyoruz. Bağdat'ta kabinede Türkmenlerin temsil edilmesini istiyoruz. Bölgesel yönetimde Türkmenlerin yeteri kadar temsil edilmediğini düşünüyor ve temsil edilmesini talep ediyoruz. Ama bu basit taleplerimiz bile birilerinden gözüne çok zor gelmekte ve yapılmaması için uluslararası kamuoyunu arkalarını alarak üzerimize bir baskı yaratmaktadır.” Dedi.

BİZ IRAK'TA AZINLIK OLMAYI KABUL EDEMEYİZ

Henüz travmaları atlamadıklarını anlatan Yayçılı, “Bizler bölgede silahlı bir mücadele vererek veya Bağdat Merkezi yönetimine karşı ayaklanan bir millet değiliz, biz yalnızca kendimizin yaşadığı bölgelerde kendi haklarımızı kullanmak isteyen bir milletiz. Ama bugün hala hazırda biz bu siyasi mücadelemizde yürürken henüz istediğimiz noktaya gelmiş değiliz.” Diyerek Irak nüfusunda Türkmenlerin çok olduğunu söyledi. Yayçılı, “ Bugün Irak nüfusu 45 milyonu geçti, dört buçuk beş milyonun üzerinde Türkmen varlığından söz ediyorum. Irak'ta Bugün dünyanın birçok yerinde 4.5 milyon nüfusu olmayan devletler var. Biz Irak'ta azınlık olmayı kabul edemeyiz, azınlık değilsen asli unsur olarak da haklarımızı talep etmekteyiz. İşte bu katliamların sebebi bu haklarımızı hukukumuzu talep ettiğimizden dolayıdır.

TÜRKMENELİ YALNIZ MI BIRAKILMASI GEREKİR… 300 MİLYON NÜFUSA SAHİP OLAN TÜRK DÜNYASININ BİR PARÇASIYIZ!

Irak Türklerine yapılan zulümlerin bir gerekçesinde dünya Türklerinin bir araya gelmesini engellemek olduğuna vurgu yapan Yayçılı, Iraktaki Kürtlere emperyalist ülkelerin destek verdiğine dikkat çekti. Yayçılı, “Irak’taki Kürtler batı devletlerinin veya işte o günün o emperyal devletlerinin bugün maşası haline geldiler. Onların politikaları ile onların çizgileriyle hareket ettiler ve hala etmektedirler. Bu sebepten batının desteğini aldılar. Asil unsuru olan ve bin yıldan uzun süre olarak, coğrafyayı yönetmiş olarak çıkan bizler; yalnız mı bırakılması gerekir. Irak'ta Türkmenler bugün dört buçuk beş milyon üzerinde bir nüfusa sahip. Ama biz her platformda söylüyorum, 300 milyon nüfusa sahip olan Türk dünyasının bir parçasıyız. 300 milyon Türk dünyasının bizim derdimizden sıkıntımızdan yaşadıklarımızdan haberdar olması gerektiğini düşünüyoruz.

BUGÜN TÜRK DÜNYASININ LOKOMOTİV ÜLKESİ TÜRKİYE'DİR

Bugün Türk dünyasının Lokomotiv ülkesi Türkiye'dir. Önce Türkiye kamuoyu bizimle ilgilenecek, bizim derdimizle dertlenecek, bize destek olacak. Türkiye'nin lokomotifi olduğu o trende, devleti olmayan Türk toplulukları manevi olarak bize destek olacak, bunlar olmadığı takdirde; Irak'ta Türkler yalnız bırakılacak ve zaman içerisinde eriyip bitecek. Eğer bunun olmasını istemiyorsak, milli bir mefkuremiz, ülkümüz var ise bizim Kızılelma arkadaşımız var ise, bu hedeflerimizden bir tanesi Türkmenelidir.” Dedi.

Program sonunda teşekkür plaketi takdimi yapıldı. Günün anısına hatıra fotoğrafları çekildi.